Tüketicide artan güvenilirlik ihtiyacı





Güvenlik ihtiyacı, insan nesli için doğal bir ihtiyaçtır. Salgın süreci ise, bu ihtiyacı belirgin şekilde artıran mücbir bir sebeptir. Kürsel ısınma, salgın, göçler, uyuşturucu sorunu, siber sorunlar,  ekonomik ve siyasi krizler gibi olağanüstü tehditlerin varlığı nedeniyle “güvenilirlik” kavramını başlatan sistemlerin gerekliliği ortaya çıkmıştır. Günümüzde “güvenilirlik” olarak tanımlanan, risk karşısında alınan sistemsel önlemlerin gelişmesine yol açmıştır.. Dünyada 70 yıldır yaşanan zaman dilimi, "Belirsizlik Çağı" olarak tanımlanmaktadır. Ulusal güvenlik eylem planlarında "insan güvenliği" kavramı ifade edilmektedir. Beslenme, bir tüketim tercihi değil bir mecburiyettir. Covid 19 salgın süreci de, küresel boyutta yaşanan ve tüm sektörlere yansıyan yıkıcı sonuçlar doğuran belirsiz bir süreçtir. Bu süreçte tüketicide doğan güvenlik ihtiyacı beraberinde; kesintisiz gıda arzı, sürdürülebilir tedarik zinciri, ekolojik temelli üretim teknikleri, değişkenlik gösteren tüketici eğilimleri, güvenilirlik ihtiyaçları, sürdürülebilirlik ihtiyacı, akıllı tarım, Endüstri 4.0’a hızlı entegrasyon,  Gastronomi 4.0, dijitalizasyon ve robotik sistemler konusunda bir ihtiyaç doğurmuştur. Ülkeler, hem sektörlerdeki personel hareketlerini hem de vatandaşlarının hareketlerini izlemiştir. Tıpkı ürün izlenebilirliği gibi “insan izlenebilirliği” kavramı da filyasyon ve sürveyans kavramları ile hayatımıza girmiştir. Bunun beraberinde tüketicide yükselen güven ihtiyacının karşılanması adına öne çıkan başlıklar; gıda, ürün ve personel bazında izlenebilirlik, gıda sektöründe kadim bilgiye dönüş, kendine yetebilen şehirler, yaratıcı kentler, sürdürülebilir tarım ve gıda güvenliği kültürü gibi maddeler olmuştur. Gıdaya saygı, gıda israfı, atık yönetimi gibi sürdürülebilirlik başlıkları da, sürdürülebilir kalkınma hedefleri ile beraber biyolojik afet ve salgın gibi mücbir sebepler nedeni ile önemi ve aciliyeti her geçen gün artan bir durum haline dönüşmüştür. Küresel bir kriz; salgın, biyolojik saldırı, deprem, radyoaktif tehlike, fırtına, kasırga, grev, iş bırakma, siyasi ve ekonomik ayaklanmalar, su kaynaklı bulaşılar, enerji krizi, temiz su krizi, kimyasal sızıntı ve tarımsal alanların biyolojik canlı istilası gibi nedenlerle yaşanabilmektedir.

 

 

Daha yeni Daha eski

نموذج الاتصال