Su hayattır, Su gıda demektir Kimseyi geride bırakma




Su hayattır ,Su gıda demektir. Kimseyi geride bırakma

    Dünya Gıda Günü Her yıl 16 Ekim’de 150’den fazla ülke Dünya Gıda Günü’nü (DGG) kutlamak için bir araya geliyor. 1945 yılından bu yana, dünyanın dört bir yanındaki uluslar, açlığı sona erdirmek, herkes için sağlıklı beslenmeyi garanti altına almak için küresel farkındalığı artırma ve harekete geçme ortak hedefiyle güçlerini birleştiriyor. FAO o gün kuruldu. Ama DGG SENİN de günün! Bir gıda kahramanı ol ve kimsenin geride bırakılmadığı, daha sürdürülebilir bir dünya yaratmaya yardımcı olmak ve harekete geçmelerini sağlamak için- başkalarına ilham ver. Öğretmenlere Notlar Bu Aktivite Kitabı, suyun dünyadaki önemi hakkında daha fazla bilgi edinmek isteyen geniş bir yaş aralığındaki gençlere yöneliktir. Aynı zamanda Dünya Gıda Günü (DGG) 2023 Poster Yarışmasına katılmak isteyenler için de bir ilham kaynağıdır. Her ne kadar 8-12 yaş arası çocuklara yönelik olsa da, daha küçük ve daha büyük öğrenciler için de değerli bir öğretici kaynaktır


Teşekkür FAO, yazar Susanna Mattiangeli ve çizer Lorenzo Terranera’ya bu yayına katkılarından dolayı teşekkürlerini sunar.


Su Gezegeni Yaşadığımız yere Yerküre diyoruz, ama sanılanın aksine yeryüzü büyük oranda (yerden/karadan değil) sudan oluşur. Hatta bu değerli kaynak dünyanın yaklaşık dörtte üçünü kaplar. İlk yaşam formlarının ortaya çıktığı yer sudur. Su büyümemizi ve yaşamamızı sağlar. Vücudunuzu düşünün; o da çoğunlukla sudan oluşur. Dünyada ne kadar su olduğunu biliyor musunuz? Kıtalarımızın toplamından çok daha fazla yer kaplayan milyonlarca ve hatta milyarlarca litre su düşünün. Ancak bu devasa miktarın yalnızca küçük bir kısmını kullanabiliyoruz. Neden? Su tatlı ya da tuzlu, damıtılmış ya da mineralli, saf ya da kirli olabilir. Bu, içinde çözünmüş olan maddelere bağlıdır. Denizlerde ve okyanuslarda bulunan suyun çoğu tuzlu sudur (yüzde 71). Neredeyse bunların hiçbiri tatlı su değil – Dünyadaki tüm suyun sadece yüzde 3’ü tatlı sudur. Bu da çoğunlukla buzullarda, karlı alanlarda, göllerde, nehirlerde ve yeraltındaki bataklıklarda depolanır. 



DGG2023 Poster Yarışması

Herkesin gıdaya ve suya erişebildiği bir dünya hayal etmeye çalıştığınızda aklınıza neler geliyor? Dünya Gıda Günü Poster Yarışmasına katılın. Gıda için, su için harekete geçtiğinizi gösteren bir poster tasarlayarak yaratıcılığınızı ortaya çıkarın. Katılmak için aşağıdaki linke tıklayabilirsiniz: www.fao.org/world-food-day/contest Yarışmaya 5 ila 19 yaş arasındakiler katılabilir ve son başvuru tarihi 3 Kasım 2023’tür. Her yaş grubundan üç kazanan, birer takdir belgesi ve sürpriz bir hediye çantası kazanacaktır. Kazananlar Dünya Gıda Günü internet sitesinde ve FAO sosyal medya kanallarında duyurulacaktır.


Su ve çiftçilik

Dünyadaki gıdanın neredeyse tamamı tarlalardaki topraktan ve sudan üretilmektedir. Antik çağlardan bu yana çiftçiler, toprak işlemede, hayvan yetiştirme uygulamalarında, hatta sebzelerin, meyve ağaçlarının ve tahıl ürünlerinin sulanmasında farklı farklı yöntemler kullanmıştır.

Her şey; bir tohum, toprak ve su ile başlar.

Nehirlerden ve göllerden gelen su ile kuyulardan gelen yeraltı suyu tarım için kullanılır. Yağışın az olduğu yerlerde, toprağı sulamanın temel yolu yer altından çekilen sudur. Son 70 yılda, toprağı sondaj yoluyla delme ve yeraltı suyunu dışarı pompalama teknikleri milyonlarca insanın yoksulluk ve açlıktan kurtulmasına yardımcı oldu. Ancak şimdi tatlı su kaynakları azalıyor. Dünya nüfusunun hızlı artışı, küresel ısınma ve dünya çapında ürün ve hizmet üretimindeki artış, bu değerli kaynağın rezervlerini azalttı.

Yeraltı sularının aşırı çekilmesi birçok insanın gıda güvenliğini tehdit ediyor. Dünya genelinde mevcut tatlı suyun yaklaşık yüzde 72’si tarımda kullanılıyor. Sadece yüzde 12’sı şehirlerde veya topluluklarda günlük yaşam için kullanılırken, yüzde 16’si endüstri tarafından kullanılıyor. Su rezervlerini korumak istiyorsak, işe tarımdan ve bir bütün olarak gıda sisteminden başlamalıyız. Dünyadaki her şey büyük bir zincir gibi birbirine bağlı; rezervlerin tükenmesinde etkisi olan tarım, su kıtlığından da doğrudan etkilenir. Özellikle günlük ihtiyaçlarını karşılamak için mücadele eden küçük çiftçiler, kadınlar, yerli topluluklar, göçmenler ve mülteciler bu durumdan en çok etkilenenlerdir. Dünyamızda yaşayanların üçte biri azalan su kaynaklarından çeşitli şekillerde etkilenirken, içme suyu kaynaklarının kıt olduğu yerlerde yaşadığı için insanlığın onda birinin hayatları oldukça zor. Aynı zamanda, suya duyulan ihtiyaç da dünya nüfusuna paralel olarak artıyor. Şu anda dünyada yaklaşık 8 milyar insan yaşıyor: eğer tahmin edildiği gibi 2050 yılında dünya nüfusu 9 milyara ulaşırsa, suya olan talebin yüzde 35 oranında artması bekleniyor.


Çözümler


Bilgimizi genişletmeliyiz Suyu sürdürülebilir bir şekilde kullanmayı planlıyorsak, tarım alanları başta olmak üzere ne kadar yeraltı suyu kullandığımızı anlamamız çok önemlidir. Mümkün olduğunca fazla bilgi sahibi olmak, ürün yetiştirmek için halihazırda ne kadar su gerektiğini takip etmeye ve çiftçilerin bu kaynağı daha iyi yönetmelerine yardımcı olabilir. Teknoloji ve inovasyon bu önemli mücadelede büyük bir destekçi olabilir.

Çiftçiliği daha verimli hale getirmeliyiz Çiftliklerdeki bazı sulama sistemleri su tasarrufu için tasarlanmamıştır. Daha ayrıntılı olarak göreceğimiz gibi, kaynakları israf etmeden bitkileri sulamanın yolları vardır. Aynı zamanda, bakliyat gibi; yetiştirilirken çok fazla su gerektirmeyen, besin değeri yüksek ürünlere yer açarak gıda üretimi artırılabilir.


Sulak alanları korumalıyız Dünyanın bazı doğal alanlarında kara ve su bir arada bulunur. Bataklıklar, lagünler, sazlıklar ve su havzaları; tatlı su, tuzlu su veya bu ikisinin arasında bir yer olan acı su olabilir. Bu ekosistemler birçok nedenden dolayı değerlidir. Örneğin, biyoçeşitlilik açısından zengindirler veya çok çeşitli canlı türlerine ev sahipliği yaparlar ve aynı zamanda suyu arıtan doğal rezervuarlardır. Dünyadaki sulak alanların dörtte üçünden fazlası son 300 yılda yok oldu ve geriye kalanlar da kirlilik ve iklim değişikliği tehdidi altında. Su kıtlığının tehdit oluşturduğu bir dünyada, bu alanları korumak için daha fazlasını yapmamız gerekiyor.


Atıkların azaltılması su tasarrufuna yönelik önemli bir adımdır Dünyada her yıl yaklaşık bir milyar ton gıda israf ediliyor (Bunu gözünüzde canlandırmakta zorlanıyorsanız 250.000 fili hayal edin). Bu gıdaları israf ettiğimizde onları üretmek için kullanılan suyu da israf etmiş oluruz. Gıda, üretim sırasında kaybolabilir veya üretim-tüketim döngüsünün sonunda dükkanlarda ve evlerde israf edilebilir. Tüm bu israfı azaltabiliriz.

Küresel ısınmayı yavaşlatmalıyız Son 50 yılda kirlilik, gazların atmosferde yoğunlaşmasına neden oldu. Bu durum Dünyamızı ısıtıyor ve hava kütlelerinin hareket şeklini değiştiriyor. Sonuç olarak, 2000 yılından bu yana kuraklıkların veya yağmursuz geçen uzun dönemlerin sayısı arttı. Ayrıca sellerin de sayısı iki kattan fazla arttı. Günümüzde doğal afetlerin çoğu suyla ilgili. Daha sürdürülebilir veya çevre dostu tarım, küresel ısınmanın yavaşlatılmasına yardımcı olabilir.


Birlikte çalışmalıyız

Tüm ülkelerin hükümetlerinin, suyu israf etmeden ve kimseyi geride bırakmadan gıda üreten en verimli tarım uygulamalarını desteklemek için yatırım yapması gerekiyor. Sulak alanları, denizleri, gölleri ve yer altı rezervlerini korumak için yasalara ihtiyaç var. Bilim camiası, su konusunda güvenilir, doğruluğu kontrol edilmiş bilgilerin dünya çapında yayılabilmesi için araştırma yapmaya devam ederek, veri toplayarak ve bunları erişilebilir hale getirerek bu amaca büyük katkıda bulunabilir. Özel şirketler de çok şey yapabilir; teknolojiyi kullanarak tarımın verimliliğini artırmak için yenilikçi çözümler üretmeye devam edebilir. Su kıtlığı tüm toplumu etkilediği için sivil toplum kuruluşları da bu konuda doğru bilgileri yayarak, daha sürdürülebilir bir beslenmeyi ve genel olarak daha su dostu bir yaşam tarzını teşvik ederek değişimin aracıları olabilirler. Tüm bunlar, her alanda iş birliği yaptığımız sürece bir fark yaratabilir. Suyu ancak uluslararası örgütler, hükümetler, araştırma enstitüleri, özel sektör ve derneklerden oluşan ekipler kurarak koruyabilir ve herkesin suya erişimini güvence altına alabiliriz.


FAO Hakkında


FAO, Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü’dür. Bu kurum yaklaşık 80 yıldır açlık ve yetersiz beslenmeyle mücadele etmek, besleyici gıda ve doğal kaynakların daha iyi yönetilmesini sağlamak için çalışıyor. FAO bugün dünya çapında 130 ülkede faaliyet gösteriyor. Dünyanın dört bir yanından insanlar FAO adına, hükümetler, diğer uluslararası kuruluşlar ve sivil toplum örgütleriyle birlikte tarımda su kullanımının daha etkin, verimli ve çevre dostu olmasını sağlamak için çalışmaktadır. FAO’nun çalışmalarının çoğu, insanların yoksul olduğu ve su kıtlığından etkilendiği ülkelerin kırsal alanlarında gerçekleşmektedir. FAO uzmanları, çiftçi topluluklarının sel ve kuraklıkla başa çıkmalarına, temiz su elde etmeleri için doğru teknolojileri kullanmalarına ve kaynak kullanımını izlemelerine yardımcı oluyor.

• FAO, küçük çiftçilere daha az su kullanarak ürün yetiştirmeleri, enerji tüketimini azaltmaları ve sürdürülebilir tarım yapmaları için malzeme ve teknik destek sağlıyor. • Birçok ülkede hükümetlerin su yönetimi ve sulama sistemlerini iyileştirmelerine yardımcı oluyor, duruma göre çözümler bulmak için çalışıyoruz. • Doğal afet krizlerine zamanında hazırlanmak ve müdahale etmek için yerel uzmanlarla birlikte çalışıyoruz. • Ülkelerin yeni teknolojileri, bilgileri ve su tasarrufu sağlayan tarım uygulamalarını paylaşmaları için eğitimler ve fırsatlar sunarak insanların doğal kaynakları sürdürülebilir bir şekilde kullanmalarına yardımcı oluyoruz. • Küçük tarım şirketlerinin, üretim sırasında gıda ve su israfını önleyerek daha verimli ve yenilikçi bir şekilde çalışmaları için finansmana erişmelerine yardımcı oluyoruz. • Kadınların, gençlerin ve yerli toplulukların çözüm arayışlarına ve topraklarını etkileyen kararlara dahil edilmelerini teşvik ediyoruz.


Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları Birleşmiş Milletler, 2030 yılına kadar ulaşılması gereken 17 Sürdürülebilir Kalkınma Amacı belirlemiştir ve 190’dan fazla ülke bu hedeflere ulaşmayı taahhüt etmektedir. Sürdürülebilir Kalkınma ne anlama geliyor? Herkes için sağlıklı, onurlu ve adil bir yaşam sağlayabilmek, çevreye saygı duymak ve doğal kaynakları korumak anlamına geliyor. FAO bu hedeflere bağlıdır, çünkü gördüğümüz gibi gıda ile dünyanın geleceği birlikte hareket etmektedir. Sürdürülebilir Kalkınma Amacı 6, Temiz Su ve Sanitasyon, içme suyu ve sanitasyona erişim ve güvenli su kaynakları ile ilgilidir. Su, dünyadaki yaşamın kalbinde yer aldığından, bu hedefe ulaşmadan sürdürülebilir kalkınmanın sağlanamayacağı açıktır.


Su projeleri Teknoloji Uzaydan haberler – WaPOR (ingilizce okunuşu buhar anlamına gelir), FAO’nun uzay uydularından gelen bilgileri kullanarak belirli bir ürünün su tüketimini izlemeye yönelik bir projesinin adıdır. Tarım arazilerinin evapotranspirasyonu hakkında bilgi edinebiliriz. Başka bir deyişle, ekili bir tarlanın ürettiği su buharını ölçerek ürünün tohumdan hasada kadar gelişimi sırasında ne kadar su kullandığını anlayabilir ve israfı önlemek için kullanabileceğimiz veriler elde edebiliriz. FAO bu bilgileri, herkesin su yönetimini iyileştirmek için yararlanabileceği kamuya açık bir veri havuzu oluşturmak için kullanıyor. Her türlü veri - AQUASTAT, FAO’nun dünyadaki her ülke ve bölge için veri toplayan, analiz eden ve dağıtan küresel su bilgi sistemidir. Amacı hükümetlere, kişilere, uluslararası kuruluşlara ve sivil toplum örgütlerine su ve kullanımı hakkında kapsamlı ve güncel bilgiler sağlamaktır. Bu bilgi portalı, herkes için temiz suyu garanti altına almayı ve bu kaynağın kullanımında etkin bir yönetim sağlamayı amaçlayan Sürdürülebilir Kalkınma Amacı 6’ya ulaşılması açısından büyük önem taşır.


Eski ve yeni çözümler Hidroponik Yöntem- Bu, az su kullanarak topraksız ürün yetiştirme yöntemidir. Bu basit işlem sırasında tohumlar önce filizlenene kadar suda bekletilir, ardından büyümeleri için besin ve su almaya devam edecekleri bir seraya yerleştirilir. Bu yöntemin pek çok avantajı vardır: Normal yöntemlerle birkaç haftada yetişen bitkilerin büyümesi sadece bir hafta sürer. Yakıt kullanımı gerektirmediği ve az su kullanıldığı için kuraklık dönemlerinde idealdir. FAO’nun hidroponik uzmanları bu uygulamayı yaygınlaştırmak için birçok ülkede teknik personeli eğitmektedir. Akuaponik Yöntem- Bu tarımsal üretim yöntemi kimyasal kullanmaz ve fazlaca su tasarrufu sağlar; bitkiler, atıklarını bırakarak onları gübreleyen balıkların bulunduğu tanklarda yetiştirilir. Su kalitesi izlendiği sürece bu sistem çok verimlidir. Yağmurdan Gelen Gıda- FAO, yağmur suyunu toplamak için hasat sistemleri ve geleneksel yöntemlere dayanan yeni su yönetimi tekniklerini tanıtmak amacıylaiçin projeler başlatmıştır. Bu, iklim değişikliğine uyum sağlamanın bir yoludur ve toplulukların, özellikle de kadınların suya düzenli olarak erişebilmelerini ve suyu verimli bir şekilde kullanabilmelerini sağlar. Tarımsal Miras Sistemleri- Geleneksel tarım yöntemleri çok verimli ve çevre dostu olabilir. Bu nedenle FAO, korunması gereken sürdürülebilir geleneksel sistemlerin bir listesini hazırlamıştır. Bu listede şu anda 70’ten fazla Küresel Öneme Sahip Tarımsal Miras Sistemi bulunmakta. Bunlar, toplulukların nesiller boyunca su tasarrufu yaparak, toprak sağlığına saygı göstererek ve kimseyi geride bırakmamak için birlikte çalışarak ekosistemleri yönettiği yerlerdir. Bu yerleri korumak ve atalardan kalma bilgileri keşfetmek, bugün ve gelecek için çözümler bulmamıza yardımcı olabilir.


Sağlık ve Barış Mikroskop altındaki su- Tek Sağlık, tüm canlıların ve ekosistemlerin tek bir organizma gibi sağlıklı olması için çalışan bir programdır. Dünyadaki her şey birbirine bağlı olduğundan, su kalitesi gıda kalitesini etkiler ve üretimden tüketime kadar bu konunun izlenmesi önemlidir. Gıda kaynaklı hastalıklar genellikle düşük kaliteli su ile kirlenmiş gıdaların tüketilmesi sonucu ortaya çıkar. FAO, suda yaşayan ve hastalığa neden olabilecek küçük organizmaların bileşimini incelemek için çalışır. Sudan gıdaya giden yol izlenerek kirlilik ve salgın hastalıklar önlenebilir. Çatışmaları çözmek- Dünyanın birçok yerinde su için rekabet olması, açık bir çatışma sebebidir. Örneğin, Afrika’nın suyun az olduğu bazı bölgelerinde çiftçiler bu kaynağı göçebe çobanlarla paylaşmakta isteksizdir. Eski yazılı olmayan yasalar ile su kullanımına ilişkin yeni düzenlemeler arasındaki farklılıklar nedeniyle çatışmalar bile ortaya çıkabilir. Bu nedenle FAO, çeşitli topluluklar arasında toplantıları ve diyaloğu teşvik edecek, çözüm bulmaya ve toplum yaşamını iyileştirmeye yardımcı olacak projeler önermektedir, böylece tüm insanlar suyun tadını çıkarabilir.


Bir sonraki sayfada eğlenceli bir oyun bulacaksın! Her oyuncu için farklı bir piyon ve bir zara ihtiyacın olacak.


Su eylemi çözümleri önermek için yerel yönetiminizle iletişime geçtiniz. İki adım ilerleyin. Artan gıdalarınızı yeniden kullanmak yerine çöpe attınız. İki adım geri gidin. Bitkilerinizi sulamak için yağmur suyu topladınız. İki adım ileri gidinBeslenmenize kuruyemiş, bakliyat ve darı gibi su dostu gıdalar eklediniz. Tekrar zar atın. Üretimi için daha az su gerektiren yerel, taze gıdalar için alışveriş yaptınız. 9’a atlayın.Sık sık, üretilmesi için çok fazla su gerektiren fazla işlenmiş gıdalar satın alıyorsunuz. Bir tur boyunca bekleyin. Su eylemi çözümleri önermek için yerel yönetiminizle iletişime geçtiniz. İki adım ilerleyin. Artan gıdalarınızı yeniden kullanmak yerine çöpe attınız. İki adım geri gidin. Bitkilerinizi sulamak için yağmur suyu topladınız. İki adım ileri gidin. Giysileriniz pamuk gibi daha az su gerektiren sürdürülebilir malzemelerden üretiliyor. Üç adım ileri gidin İlaçlabir şkanageri.arı ve atık yağları düzgün ekilde atmak yerine alizasyona döktünüz. Bir adım gidin  Dişlerinizi fırçalarken her zaman musluğu kapatırsınız. 24’e gidin. Musluğu açık bırakarak uzun bir duş aldınız. Bir tur boyunca bekleyin.  Gıda ve su israfını azaltmak için yemek artıklarını yeni bir tarifte yeniden kullandınız. Üç adım ilerleyin.  Dişlerinizi fırçalarken her zaman musluğu kapatırsınız. 24’e gidin. Su kirliliğiyle mücadele etmek için yerel nehir ve gölleri temizleme girişimlerine katıldınız. Tekrar zar atın.  Sızdıran boruyu tamir etmediniz ve su damlamaya devam ediyor. İki adım geri gidin.


Su bizi birleştirir


Su hayatı yaratan ve gıda sağlayan elementtir. İnsanlık tarihi boyunca yeniliklerde ve icatlarda her zaman kilit bir rol oynamıştır. Antik Mısır’daki kuyulardan Antik Roma’daki su kemerlerine ve günümüzde akuaponik gibi yeni uygulamalara kadar su her zaman tüm medeniyetlerin temeli olmuştur. Okyanuslar, göller, nehirler ve sulak alanlar önemli ekosistemlere ve şaşırtıcı bir biyolojik çeşitlilik zenginliğine ev sahipliği yapar. Bu alanlar gıda güvenliği için temel bir kaynaktır: 600 Milyondan fazla insan hayatta kalmak için sudan gelen gıdaya bağımlıdır. Hali hazırda 3000 farklı balık türü avlanmakta ve 650’den fazlası çiftliklerde yetiştirilmektedir. Birçok bölgede balık, insan sağlığı için hayati önem taşıyan protein, omega-3 yağ asitleri, vitaminler ve mineraller gibi önemli maddelerin ana kaynağıdır. Yumuşakçalar ve kabuklularla birlikte balıklar yetersiz beslenmeyle mücadelede kilit bir rol oynar. Sucul gıda sistemleri- yani küçük ölçekli balıkçılar, balık yetiştiricileri ve bunları işleyip muhafaza edenler tarafından yapılan tüm çalışmalar - kıyı ve iç kesimlerde yaşayan toplulukların geçimini sağlar, yerel ekonomileri ayakta tutar ve dünyanın dört bir yanındaki kültürleri etkiler. Sucul gıda sistemleriyle geçimini sağlayan insanlar kirlilik, ekosistem bozulması, sürdürülemez uygulamalar ve iklim değişikliğinin etkilerine maruz kalıyor. Bu su ekosistemlerini ve barındırdıkları türleri korumak ve muhafaza etmek sadece bir sorumluluk değil, aynı zamanda dünyamızın ve dünyamızda yaşayanların refahı için bir gerekliliktir.


Dünyada suyun korunması için dört temel adım

Bunlar Dört Daha İyi’ler. Daha İyi Üretim, Daha İyi Beslenme, Daha İyi Bir Çevre ve kimseyi geride bırakmadan hep birlikte Daha İyi Bir Yaşam’a ulaşmak için çabalamalıyız. Su kıtlığıyla mücadele etmek için dünyada özellikle daha iyi üretimin gerçekleştirilmesi gerekiyor. Bu, su kaynaklarımızın sorumlu bir şekilde yönetilmesi ile gıda üretiminin gezegen dostu bir şekilde arttırılması anlamına gelmekte. Gördüğümüz gibi sürdürülebilir tarım daha besleyici gıdalar üretir ve ekosistemlerin sağlıklı kalmasını sağlar. Gereksiz israfı önleyen tatlı suyun verimli bir şekilde kullanılması, tarlaların sulanmasını ve toplumların hijyen ve sağlığının korunmasını mümkün kılar.


Neler Yapabiliriz?


Su herkes için hayati önem taşır, bu nedenle hepimiz üzerimize düşeni yapmalıyız. Su; gıda, enerji ve hatta giydiğimiz kıyafetleri üretmek için kullanılır. Günlük seçimlerimizin çevremizdeki değerli doğal kaynaklar üzerinde etkisi vardır. Su tasarrufu yapmayı öğrenebilir ve hiç kimsenin bu değerli kaynaktan mahrum kalmamasını sağlamaya yardımcı olabiliriz. Büyük ya da küçük eylemleriniz bir fark yaratabilir. Yerel ve mevsiminde gıdalar tüketin Büyük kamyonlarla uzun mesafeler kat etmek zorunda kalmadan yakınlarda üretilen gıdaları tercih edin. Meyve ve sebzeleri mevsimine göre tercih edin; bunların üretimi için daha az su gerekir. Mümkünse, bakliyat, darı ve kabuklu yemişler gibi daha az suyla yetişen gıdaları daha fazla tüketmeye çalışın. Bu seçim hem bizim için hem de dünyamız için iyi olur.


Daha fazla taze gıda tüketin Sağlıklı ve dengeli bir beslenme, sağlıklı kalmak için önemlidir ve aynı zamanda çevreye de yardımcı olur. Alışveriş yaparken, işlenmiş ve korunmuş ürünlere kıyasla genellikle daha sağlıklı olan ve daha az suyla üretilen taze ürünleri tercih edin. Gıda israfını azaltın Gıdayı üretmek ve tarladan sofraya getirmek çok fazla su gerektiriyor. Kaybolan ve israf edilen tüm gıdaları düşünürken, bunları üretmek için harcanan suyu da unutmayın. Gıdaları doğru şekilde saklamak, öğünleri planlamanıza ve gıda israfını azaltmanıza yardımcı olur. Ayrıca gıda artıklarını yeni bir tarifte kullanmayı deneyebilir veya meyve ve sebze kabuklarını bir bahçede kompostlamayı deneyebilirsiniz. Suyu israf etmeyin Suyu israf etmemek enerji ve para tasarrufu sağlar. Daha kısa duş alın, musluğu açık bırakmayın ve topladığınız yağmur suyunu ya da sebzeleri haşladığınız tuzsuz suyu kullanarak bitkileri sulayın. Bunlar, bu değerli doğal kaynağı korumanın birçok yolundan sadece birkaçı. Daha az su kullanmak, gezegenin sulak alan habitatlarının sağlıklı kalmasına da yardımcı olabilir.


Enerji tasarrufu yapın Şu anda üretilen enerjinin yüzde 90’ı için de su gerekiyor. Kullanmadığınız zamanlarda akıllı telefon, bilgisayar veya tablet gibi elektronik cihazları kapatın. Evde ışıkları yalnızca ihtiyaç duyulan yerlerde açık bırakın. Bu küçük eylemler büyük bir fark yaratabilir. Suyu kirletmeyin Bu, apaçık olanı ifade etmek gibi görünebilir, ancak kirliliğin çevremize zarar verdiğini asla unutmamalıyız. Evde suyu kirletmekten kaçınmanın birkaç yolu var. Gıda atıklarını, yağları, ilaçları ve kimyasalları tuvalete veya kanalizasyona dökmeyin. Mümkünse, evinizi yıkamak ve temizlemek için çevre dostu sabun ve deterjanlar kullanın. Bir başka iyi fikir de, kirliliği ve çevre sorunlarını önlemek amacıyla atık suyu arıtmak için kullanılan septik tankı düzenli olarak boşaltmaktır. Çevreyi temizleyin Bazı dernekler, mahallelerdeki kirliliği azaltmak için temizlik hareketleri düzenlemektedir. Yerel plajları, nehirleri, gölleri veya sulak alanları temizlemeye yardımcı olun. Bu, çevrenizi korumanın, topluluğunuza yardım etmenin ve ayrıca davranışlarımızın doğa üzerindeki etkisi hakkında daha fazla şey öğrenmenin bir yolu.

Sürdürülebilir şekilde satın alın Giysi satın alırken, polyester veya akrilik gibi sentetik malzemeler yerine pamuk gibi doğal ve organik lifleri tercih etmek en iyisidir. Sentetik malzemelerle üretimde çoğu zaman, filtreleme işlemlerinden geçerek su sistemlerimize, okyanuslara ve nihayetinde gıda zincirine karışacak kadar küçük mikroplastikler açığa çıkar. Haberdar olun Suyu korumaya yönelik çözümlerle ilgili haberlere bakın ve çevreye kendini adamış ve bize ilham verebilecek kişilerle ilgili hikayeleri keşfedin. Arkadaşlarınız ve aileniz gibi başkalarını da sizinle birlikte hareket etmeye teşvik etmek için bu bilgileri paylaşmak da önemlidir. Birlikte bu bilgiyi eyleme dönüştürebilirsiniz.


Yerel yöneticilerinize yazın Her vatandaş temsilcilerinden suyumuzu ve ekosistemlerimizi korumak için harekete geçmelerini isteyebilir. Karar vericilerin politikalarını değiştirmelerini istiyorsanız, onlara toplumun çevreyi önemsediğini bildirmeniz gerekir. Yetkililer ile iletişime geçme ve güvenilir bilgilerin paylaşılması gerçek değişimin sağlanmasına yardımcı olur.

Hikayeler

Sri Lanka Ben Ramani ve Malwathu Oya nehri havzasında pirinç yetiştiriyorum. Burada hava bize oyun oynuyor. Bazen çok fazla yağmur yağıyor ve ürünler mahvoluyor, bazen de hiç yağmur yağmıyor ve hiçbir şey yetiştiremiyoruz. Bir noktada biz çiftçiler geleceğimiz konusunda çok endişelendik ve yerel uzmanlardan yardım istedik. Çözüm aramaya başladılar ve FAO’nun uzaydaki bir uydudan bilgi toplayan WaPOR platformunu nasıl kullanacaklarını öğrendiler. Bu inanılmaz bir şey! Yukarıdan her ürünün gerçekten ne kadar suya ihtiyacı olduğunu söyleyebiliyorsunuz. Bu veriler çalışmalarımızı daha iyi planlamamızı sağlıyor. Eskiden sezona tüm pirinci birlikte ekerek başlardık ve çok fazla su kullanırdık. Şimdi her seferinde azar azar çalışıyor ve israfı kontrol ediyoruz. Daha bilinçli olmak mahsul verimimizi ve umutlarımızı arttırdı.

Arnavutluk Merhaba, benim adım Gezim. İşkodra Gölü’nün küçük bir köyünde yaşıyorum ve sazan balığı avcısıyım. Ne yazık ki kirlilik, iklim değişikliği ve aşırı avlanma, sazan balığı ve diğer birçok türün nüfusunun azalmasına neden oldu. Son 10 yılda balıkçıların çalışmaları risk altına girdi ve birçoğumuz balıkçılığı sonsuza kadar bırakmayı düşündük. Neyse ki geçtiğimiz aylarda işler değişti. FAO, İtalyan hükümeti ve yerel balıkçılardan oluşan bir organizasyon tarafından yürütülen ve neredeyse unutulmaya yüz tutan geleneksel bir yetiştiricilik tekniğini yeniden canlandırmayı amaçlayan bir girişimde yer aldık. Bu yöntemde yetişkin balıklar yumurtalarını tanklara bırakıyor. Yavru balıkların büyümesi bu korumalı ortamda kontrol edilebiliyor ve daha sonra göle bırakılıyorlar. Bu proje bize umut verdi. Bu eski, basit ve sürdürülebilir yöntemin sonuçlarını şimdiden görmeye başladık.

Namibya Merhaba, ben Agnes ve Namibya’nın doğusunda küçük bir köy olan Otjozondjou’da inek ve keçi yetiştiriyorum. Hayvanlarımın sağlığı şu anda iyi durumda, ancak birkaç yıl önce birçoğunu kuraklık nedeniyle kaybettim. Tüm arpa tarlasına yetecek kadar su yoktu ve elimizdeki az su da hayvanlar için yeterli değildi. Birçoğunun öldüğünü görmek korkunçtu. Daha sonra FAO tarafından desteklenen bir proje bizi topraksız ve az suyla yem yetiştirilmesine olanak tanıyan hidroponik yöntemiyle tanıştırdı. Tek yapmanız gereken tohumları filizlenene kadar suya koymak ve ardından hayvanlara verilebilecek taze fideler elde etmek için bir hafta boyunca serada tutmaktı. Topluluk, çiftliklerini hızlı ve az masrafla kurtarmak için bir araya geldi. Eğer başka bir kuraklık olursa, buna hazır olacağız.

Jamaika Benim adım Howard ve Clarendon bölgesindeki Mount Airy çiftçilik konsorsiyumunda bir çiftçiyim. Burada toprağı işlemek gerçekten zorlu bir iş. Uzun süren kuraklıklarla baş etmek zorundayız ve Jamaika’nın ana mineral kaynağı olan boksit maddesinin yoğun madenciliği nedeniyle bölgedeki toprağın büyük bir kısmı tükendi. Tarım sektörümüzü kurtarmak için bir süre önce FAO ve Jamaika Hükümeti, Tarımsal Kalkınma Kurumu çiftçilere yeni teknikler öğretmek amacıyla bir dizi kurs düzenledi. Ben de bu kurslara katıldım ve toprağı sulanırken gübrelemenin doğal bir yolu olan fertigasyon da dahil olmak üzere birçok sistemi öğrendim. Bu yöntem sayesinde hiç su israf edilmiyor, topraklar yeniden verimli hale geldi ve verimi yüzde 35’ten fazla arttırdık. Artık gelimeyi düşünebilir ve planlar yapabiliriz. Bunu en son yapabildiğimizden bu yana uzun zaman geçti.


Şimdi sıra sende!

1. Ramani, Gezim, Howard ve Agnes nereden geliyor? Her hikayedeki ana karakteri geldiği ülkeye bağlamak için bir ok çizin.

2. Su için şükretmek Okulunuzda önermek istediğiniz beş su tasarrufu önlemini listeleyin:


Deneyler Nasıl çalıştığını öğrenmek ister misiniz?


Evde bir filtre yapın Yeraltı suyu doğal olarak toprak tarafından filtrelenir. Plastik bir şişeyi ikiye bölün: üst kısmı alt kısmın üzerine baş aşağı yerleştirin ve ardından altı katmanla doldurun: pamuk yünü, kum ve çakıl, ardından bir dizi pamuk yünü, kum ve çakıl katmanı daha. Artık arıtıcınız hazır. Bir bardak dolusu suya biraz toprak ekleyin, iyice karıştırın ve içindekileri filtreye dökün. Filtre katmanları toprak parçacıklarını yakalar ve altta toplanan su neredeyse tekrar temizlenir. Dikkatli olun, temizdir ama en iyisi içmemektir. Bitkilerinizi sulamak için kullanın!


Topraktan gelen su Güneş enerjili damıtma sistemi, zemindeki nemi kullanarak su toplamak için kullanılan bir sistemdir. Okulunuzun bir bahçesi varsa, bir tane yapmayı deneyebilirsiniz. Güneşli bir yer seçin, yere bir delik açın ve dibine bir kova yerleştirin. Çukuru kazdıktan hemen sonra sağlam bir plastik örtü ile örtün, nemin kaçmaması için tüm kenarlarını taş ve toprakla sabitleyin. Bir eğim oluşturmak için, levhanın ortasına, kovanın durduğu noktada bir taş yerleştirin. Güneşin ısısı, topraktaki nemin buharlaşmasına ve örtünün altında yoğunlaşmasına neden olacak ve kovaya düşecek birçok damlacık oluşturacaktır. Gerçekten çalışıyor!

YÖNLENDİRMELER Artık Aktivite Kitabını tamamladığınıza göre, su eylemi için harekete geçmeye hazırsınız. Su Kahramanları #GıdaKahramanlarıdır! Pasaportunuzu tamamlamak için talimatları izleyin: 1. Sağ taraftaki pasaportu dikkatlice yırtın. 2. Sol iç sayfadaki ayrıntıları doldurun. 3. Kendinizin bir resmini çizin veya verilen kutuya bir fotoğraf yapıştırın. 4. Söz verin. 1-3 konuda harekete geçmek için söz verin ve bunları pasaportunuzda verilen alana yazın. Bu aktivite kitabındaki eylemlerden ilham alın ya da kendi eylemlerinizi düşünün! Ardından beyanınızı imzalayın


Aktivite Kitabı Serisi FAO’nun çalışmalarının merkezinde yer alan önemli küresel konulara ilişkin aktiviteler veya ders ipuçları için FAO Aktivite Kitabı Serisini indirin: www.fao.org/documents/card/en/c/cc0239en


Maria’nın hikayesi • Kimseyi geride bırakma • Eylemlerimiz • Gıda Kahramanları geleceğimizdir

Sağlıklı Bitkiler, Sağlıklı Gezegen.     Sağlıklı Beslenme Önemlidir. Göçün geleceğini değiştirin

İklim değişiyor  FAO Rehberiniz • Sağlıklı Beslenme Önemlidir • Sağlıklı Bitkiler, Sağlıklı Gezegen • Eylemlerimiz • Gıda Kahramanları geleceğimizdir • Maria’nın hikayesi • Kimseyi geride bırakma • İklim değişiyor Aktivite Kitabı Serisi FAO’nun çalışmalarının merkezinde yer alan önemli küresel konulara ilişkin aktiviteler veya ders ipuçları için FAO Aktivite Kitabı Serisini indirin: www.fao.org/documents/card/en/c/cc0239en • Sıfır Açlık için Çalışıyoruz



https://www.fao.org/3/cc6287tr/cc6287tr.pdf

Daha yeni Daha eski

نموذج الاتصال