Zeytinyağı, ekonomik değeriyle adeta bir altın gibi parlıyor. Ancak bu değerli ürün, küresel iklim değişiklikleri ve üretim kayıpları nedeniyle krizle boğuşuyor. Zeytinyağı fiyatları, kuraklık ve aşırı sıcaklar nedeniyle Akdeniz havzasındaki ülkelerde yaşanan rekolte kayıplarıyla tırmanışa geçti. 2022'den bu yana yüzde 117'lik bir artışla ton başına 9 bin 364 dolara kadar yükselen fiyatlar, sektörü endişelendiriyor.
İspanya, dünyanın en büyük zeytinyağı üreticisi olarak, ciddi kuraklık ve üretim kayıplarıyla başa çıkmaya çalışıyor. 2022-2023 sezonunda üretimde yüzde 55'lik bir düşüş yaşanmıştı, ve 2023-2024 sezonunda da 765 bin ton rekolte bekleniyor. İtalya'da yaşanan dolu ve fırtına gibi doğal felaketler, üretimdeki düşüşü kısmen telafi etmiş gibi görünse de, zeytinyağı arzı küresel ölçekte tehlikeye girmiş durumda.
Yunanistan, sıcak hava ve meyve sineği istilası gibi sorunlarla boğuşarak üretimde üçte bir oranında azalma yaşayacak gibi görünüyor. Portekiz, Tunus ve diğer zeytin üreten ülkelerde de benzer tablolar gözlemleniyor. Avrupa'da yerel zeytinyağı stokları neredeyse tükenmiş durumda, bu da fiyatların rekor seviyelere çıkmasına neden oluyor.
Zeytinyağının bu altın çağında dikkat çeken bir diğer konu ise hırsızlık olayları. Özellikle İspanya'da büyük çaplı hırsızlık çeteleri, fabrikalardan tonlarca zeytinyağı çalıyor. Bir fabrikadan 50 bin litre zeytinyağının 500 bin euro değerinde olması, zeytinyağının sadece ekonomik bir değer taşımakla kalmayıp, aynı zamanda organize suç örgütlerinin de radarında olduğunu gösteriyor.
Zeytinyağı fiyatlarındaki bu artışın Türkiye'yi de etkilediği açık. Zeytinyağı hırsızlıkları, üretim bölgelerinde artış gösteriyor. Balıkesir'den Çanakkale'ye, Muğla'dan Tekirdağ'a kadar birçok ilde zeytin hırsızlıkları yaşanıyor. Zeytinyağı fiyatlarının gram altınla yarıştığı bir dönemde, hırsızlar da bu değerli ürüne göz dikmiş durumda.
Türkiye'nin zeytinyağı üretimi ise geçen yıla göre düşük olacak gibi görünüyor. Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi'nin tahminlerine göre, bu yılki üretim 180 bin ton civarında olacak. Ancak Türkiye'nin zeytinyağı tüketimi bu miktarın altında, kişi başına yıllık tüketim 1.8-2 kilogram arasında. Bu durum, Türkiye'nin ihracat potansiyelini ortaya koyuyor ve zeytinyağı ihracatındaki kısıtlamaların gözden geçirilmesi çağrılarına neden oluyor.
Küresel zeytinyağı piyasasındaki daralma, tüketici tercihlerini de etkiliyor. Avrupa Birliği'nde fiyat artışlarına bağlı olarak tüketimde yüzde 15.5'lik bir gerileme yaşanmış durumda. Küresel arzda kırmızı alarm seviyesine ulaşılırken, zeytinyağının sıvı altın olarak nitelendirilmesi, bu değerli ürünün ekonomik ve kültürel anlamda ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor.